Geri

SGK’YA OLAN YÜKÜMLÜLÜKLERİNİ SÜRESİNDE YERİNE GETİREN BORÇLU İŞVERENLERE BORÇLARINI Yİ-ÜFE ORANIYLA TECİL VE TAKSİTLENDİRME İMKANI GETİRİLDİ - 1

SGK’YA OLAN YÜKÜMLÜLÜKLERİNİ

SÜRESİNDE YERİNE GETİREN BORÇLU İŞVERENLERE

BORÇLARINI Yİ-ÜFE ORANIYLA

TECİL VE TAKSİTLENDİRME İMKANI GETİRİLDİ

 

Özet:

Sosyal Güvenlik Kurumuna olan yükümlülüklerini süresinde yerine getirmiş ancak 1/1/2018 tarihinden başlamak üzere son bir yıl içinde borçlarını ödeyememiş olan uyumlu prim borçlularının borçlarını gecikme zammı ve gecikme faizi yerine Yİ-ÜFE oranlarıyla basit usulde güncelleştirilerek zor durum derecesine göre taksitlendirerek ödeyebilmelerine imkan getirilmiştir.

1. UYGULAMANIN USUL VE ESASLARI:

Belirtilen uygulamadan yararlanmak için aşağıdaki hususların gerçekleşmesi gerekmektedir.

a - Ticari, Zirai Veya Mesleki Faaliyeti Nedeniyle Yıllık Gelir Veya Kurumlar Vergisi Mükellefi

Olmak;

6183 sayılı Kanunun 48/A maddesi kapsamında tecil ve taksitlendirmeye başvurabilecek borçluların öncelikle ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle yıllık gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyetinin bulunması gerekir. Borçluların, ilgili vergi dairesinden alacakları vergi mükellefiyet türü ve gelir unsurunu gösterir belgeyi, başvuru formu ile birlikte SGK’nın ilgili ünitesine ibraz etmeleri gerekir. Borçlunun ticari, zirai veya mesleki faaliyetleri nedeniyle yıllık gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyetinin bulunmaması halinde uyumlu prim borçlusu olmadığından borçlarının 6183 sayılı Kanunun 48/A maddesi kapsamında tecil ve taksitlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

b - SGK’ da En Az 3 Yıl Önce Tescil Edilmiş Bir İşyerinin Bulunması;

-Borçlunun ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle yıllık gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyetinin yanı sıra tecil ve taksitlendirmeye başvuru yaptığı tarih itibarıyla taksitlendirme işlemini yapacak SGK ünitesinde (icra takip yönünden bu SGK ünitesinde işlem gören diğer sosyal güvenlik merkezleri dâhil) en az 3 yıldır prim ödeme yükümlüğünün bulunması gerekir.

-Borçlunun aynı SGK ünitesince takip edilen birden fazla işyerinin olması durumunda başvuruda bulunulan SGK ünitesince takip edilen en az bir işyerinin başvuru tarihinden geriye doğru en az 3 yıl önce SGK’ da tescil edilmiş olması gerekmektedir.

ÖRNEK 1: 31.05.2018 tarihinde başvuru yapıldığını varsayalım, SGK Kadıköy Sosyal Güvenlik Merkezinde aynı işverenin;

01.01.2014 tarihinde tescilli A işyeri, 01.07.2016 tarihinde tescilli B işyeri, 01.02.2018 tarihinde tescilli C işyeri, olsun.

Bu işverenin 01.01.2014 tarihinde tescilli A işyeri başvuru tarihinden itibaren geriye yönelik 3 yıl önce tescil edilmiş şartını yerine getirdiği için, işveren diğer B ve C işyerleri için de 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48/A Maddesine Göre Tecil Ve Taksitlendirilme hükümlerinden yararlanabilecektir.

ÖRNEK 2: 31.05.2018 tarihinde başvuru yapıldığını varsayalım, SGK Bağcılar Sosyal Güvenlik Merkezinde aynı işverenin;

01.01.2012 tarihinde tescilli A işyeri, 01.07.2012 tarihinde tescilli B işyeri, 01.02.2016 tarihinde tescilli C işyeri, olsun.

SGK Beyoğlu Sosyal Güvenlik Merkezinde aynı işverenin; 01.01.2017 tarihinde tescilli D işyeri, 01.07.2017 tarihinde tescilli E işyeri, 01.01.2018 tarihinde tescilli F işyeri, olsun.

Söz konusu hüküm gereği, işyerleri SGK ünitesi bazında değerlendirildiğinden, işveren SGK Bağcılar SGM’ deki işyerleri için 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48/A Maddesine Göre Tecil Ve Taksitlendirilme hükümlerinden yararlanabilecekken, SGK Beyoğlu SGM de, başvuru tarihinden geriye doğru 3 yıl içinde tescilli işyeri olmadığından, bu ünitedeki işyerleri bakımından, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48/A Maddesine Göre Tecil Ve Taksitlendirilme hükümlerinden yararlanamayacaktır.

Diğer taraftan 3 yıllık prim ödeme yükümlülüğü şartının sağlanıp sağlanmadığı hususu bağlı bulunulan il müdürlüğü ile sınırlı tutulacak olup başka bir ildeki işyerleri söz konusu şartın sağlanıp sağlanmadığı hususundaki araştırmaya dâhil edilmeyecektir.

  • Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 34 üncü maddesi kapsamında, özel nitelikteki inşaat işyerleri ile ihale konusu işyerleri hariç olmak üzere kapanma, terk veya tasfiye olmadığı hâlde işyerinde en fazla iki yıl süre ile sigortalı çalıştırılmadığı, işverenler tarafından bildirilen veya SGK tarafından tespit edilen işyerlerinin bulunması 3 yıllık prim ödeme yükümlülüğü şartının ihlali sayılmaz.

ÖRNEK 3: Borçlu (A), 01/7/2016 tarihinde SGK’ ya tescil ettirdiği işyerinde 01/1/2018- 30/4/2019 tarihleri arasında sigortalı çalıştırmamıştır. 6183 sayılı Kanunun 48/A maddesine istinaden borçlarını tecil ve taksitlendirmek için 1/08/2019 tarihinde SGK’ ya başvurduğunda 1/8/2016 tarihinden (tecil talep tarihinden geriye doğru 3 üncü yılın başladığı tarihtir) itibaren 3 yıldır prim ödeme yükümlüsü olarak kabul edilecek, sigortalı çalıştırmadığı 4 aylık süre yok sayılmayacaktır. Bu takdirde, diğer şartları da taşıması şartıyla başvurusu kabul edilecektir.

c - SGK Ünitesinde İşyerlerinin Tamamında Son 3 Yıl İçinde Verilmesi Gereken Aylık Prim Ve Hizmet Belgelerinin Ve Muhtasar Ve Prim Hizmet Beyannamelerinin Süresinde Verilmiş Olması;

  • Tecil ve taksitlendirme başvuru tarihi itibarıyla geriye doğru 3 yıl boyunca o SGK ünitesindeki (icra takip yönünden bu ünitede işlem gören diğer sosyal güvenlik merkezleri dâhil) işyerlerinin tamamında (borcu olmayan işyerleri de dahil) asıl aylık prim ve hizmet belgelerinin ve muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinin süresinde verilmiş olması halinde bu işveren prim belgelerini süresinde vermiş uyumlu prim borçlusu olarak kabul edilecektir.
  • Başvuru tarihinden geriye doğru prime ilişkin belgelerin süresinde verilip verilmediğinin incelenmesinde borçlunun başvuruda bulunduğu SGK ünitesindeki borçlu bulunsun bulunmasın tüm işyerleri dikkate alınacaktır.
  • Söz konusu 3 yıllık süre içerisinde 5510 sayılı Kanunun 102 nci maddesinin birinci fıkrasının;

(c) bendinin (1) numaralı alt bendi ile (4) numaralı alt bendi uyarınca asıl nitelikteki aylık prim ve hizmet belgelerinin verilmemesinden, (m) bendinin (1) numaralı alt bendi ile (4) numaralı alt bendi uyarınca asıl nitelikteki muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinin verilmemesinden, dolayı idari para cezası uygulanmamış olması gerekir.

ÖRNEK 4: 31.05.2018 tarihinde başvuru yapıldığını varsayalım, SGK Ulucanlar Sosyal Güvenlik Merkezinde aynı işverenin;

01.01.2013 tarihinde tescilli A işyeri, belge ve beyannamelerini süresinde vermiş 01.07.2014 tarihinde tescilli B işyeri, belge ve beyannamelerini süresinde vermemiş 01.02.2015 tarihinde tescilli C işyeri, belge ve beyannamelerini süresinde vermiş

Bu örnekte, işverenin aynı ünitede başvuru tarihinden geriye yönelik olarak 3 yıl önce tescil edilmiş işyeri olmasına karşılık, B işyeri için SGK’ ya verilmesi gereken belge ve beyannamelerin süresinde verilmemesi nedeniyle 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48/A Maddesine Göre Tecil Ve Taksitlendirilme hükümlerinden yararlanamayacaktır.

ç) Borcun Talep Tarihinden Geriye Doğru Son 1 Yıllık Döneme Ait Olması;

  • Sosyal sigorta primleri, işsizlik sigortası primleri ve idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borç türlerinden, tecil ve taksitlendirme talep tarihi itibarıyla ödeme süresi 01/01/2018 tarihinden sonra olan ve bir yılı aşmayan borçlar 6183 sayılı Kanunun 48/A maddesi kapsamında değerlendirilecektir. Dolayısıyla, söz konusu hükümden yararlanılabilmesi için tecil talep tarihi itibarıyla kapsamda yer alan alacaklardan vadesi 1 yılı geçmiş borcun bulunmaması gerekmektedir.

ÖRNEK-5: 1/11/2019 tarihinde borçlarını 48/A kapsamında taksitlendirmek için müracaat eden bir işverenin geriye doğru 1 yılın başlangıcı olan 1/11/2018 tarihi itibarıyla yasal ödeme vadesi geçmemiş olan 2018/10 ve sonrası aylara ilişkin sosyal sigorta primleri ile işsizlik sigortası primlerinden kaynaklanan borçları 48/A maddesi kapsamındadır. Şayet, bu işverenin 2018/10 öncesi kapsama giren borcunun bulunması halinde borç türüne bakılmaksızın hiçbir borcu 48/A maddesi kapsamında değerlendirilmeyecektir.

-Kanun gereği, 1/1/2018 tarihinden itibaren vadesi gelen borçlar madde kapsamında değerlendirileceğinden 2017 Aralık ve takip eden aylara ilişkin borçlar 48/A maddesi kapsamına alınacaktır. Dolayısıyla, 2017/Kasım ve öncesine ait borçlar 48/A maddesi kapsamında değerlendirilmeyecektir. Ancak, borçlunun başvuru tarihi itibarıyla 2017/Kasım ve öncesine ait borçlarının bulunması halinde bu borçlar, başvuru tarihinden geriye doğru 1 yılı geçmiş borcun bulunmamasına ilişkin yapılacak hesaplamada dikkate alınacaktır.

-Ayrıca ödemeleri ertelenen borçlar yönünden, ertelenen borcun erteleme sonrası belirlenen son ödeme tarihi (01/01/2018 ve sonrası olmak üzere) ile başvuru tarihi arasında 1 yıldan fazla sürenin geçmemiş olması halinde bu borçlar da 1 yılı geçmeyen borç olarak değerlendirilecektir.

d - Mali Açıdan Çok Zor Durumun Bulunması;

  • Bilanço esasına göre defter tutan yıllık gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerinin çok zor durum halinin tespitinde aşağıdaki mali göstergeler kullanılır.

 

Nakit Oranı

Hazır Değerler + Menkul Kıymetler Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar

Likidite Oranı

Dönen Varlıklar - Stoklar Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar

 

Kaldıraç Oranı

Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar + Uzun Vadeli Yabancı Kaynaklar Toplam Varlıklar

 

  • İşletme hesabı veya zirai işletme hesabı esasına göre defter tutan, ticari kazancı basit usulde tespit edilen ve serbest meslek kazanç defteri tutan mükelleflerin çok zor durum halinin tespitinde aşağıdaki mali göstergeler kullanılır.

 

Nakit Oranı

Kasa + Banka Kısa Vadeli Borçlar

Likidite Oranı

Kasa + Banka + Kısa Vadeli Alacaklar Kısa Vadeli Borçlar

Kaldıraç Oranı

Kısa Vadeli Borçlar + Uzun Vadeli Borçlar Toplam Varlıklar

 

  • 6183 sayılı Kanunun 48/A maddesi uyarınca yapılacak tecil ve taksitlendirme işlemlerinde, borçluların “çok zor durum” halinde kabul edilebilmesi için;
  • Nakit oranının 0,1 veya 0,1’den küçük olması,
  • Likidite oranının 0,7 veya 0,7’den küçük olması,
  • Kaldıraç oranının 0,7 veya 0,7’den büyük olması

şartlarının bir arada bulunması gerekmektedir. Söz konusu 3 şartın birlikte sağlanamaması

halinde ise tecil ve taksitlendirme talepleri reddedilir.

d.1.) Çok Zor Durum Derecesi ve çok Zor Durum Derecesine göre yararlanılacak tecil süresi ve tecil faiz oranı sayısı kaçtır?

Çok zor durumda olan borçlular aşağıda belirtilen likidite ve kaldıraç analizi tablolarına göre ayrı ayrı tespit edilen dereceler toplanarak “Çok Zor Durum Derecesi” bulunur. Çok zor durum derecesi hesaplamalarında virgülden sonraki iki rakam dikkate alınır ve herhangi bir yuvarlama işlemi yapılmaz.

  • Likitide ve kaldıraç analiz tablolarına göre belirlenen çok zor durum derecesine göre aşağıdaki tabloda belirtilen vade ve tecil faiz oranlarında, tecil ve taksitlendirme yapılarak söz konusu borçlar SGK tarafından deme planına bağlanır.

 

Tecil Süresi ve Faiz Oranı Belirleme Tablosu

 

Çok Zor Durum Derecesi (L+K)

 

Azami Tecil Süresi

 

Tecil Faiz Oranı

2-3

18 aya kadar

TFO x 0,75

2-3

12 aya kadar

TFO x 0,7

2-3

6 aya kadar

TFO x 0,65

4-5

24 aya kadar

TFO x 0,7

4-5

18 aya kadar

TFO x 0,6

4-5

12 aya kadar

TFO x 0,5

4-5

6 aya kadar

TFO x 0,4

6-7

36 aya kadar

TFO x 0,7

6-7

24 aya kadar

TFO x 0,6

6-7

18 aya kadar

TFO x 0,5

 

Yukarıdaki tabloda belirtilen süreler azami tecil ve taksitlendirme süreleri olup tecil ve taksitlendirmeye yetkili makamlarca daha az süreli tecil ve taksitlendirme yapılabilir.

e - Sigortalı Çalıştırma Yönünden Faal İşveren Olması Ya Da Borcun 4/B Sigortalılıktan Kaynaklanması Halinde Sigortalılığın Devam Ediyor Olması;

  • Borcun SGK ünitesinde tescilli işyerlerinden kaynaklanması halinde, tecil ve taksitlendirme talep tarihi itibarıyla SGK ünitesindeki işyerlerinden en az bir tanesinin faal olması (sigortalı çalıştırmaya devam etmesi) gerekir.
  • Bu bakımdan işverenler yönünden tecil ve taksitlendirme talep tarihinden önce verilmesi gereken aylık prim ve hizmet belgesi ve muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin yasal süresinde verilmiş olması gerekir. Yasal süresi geçmemiş olmakla birlikte başvuru tarihi itibarıyla bu belgelerin henüz verilmediği durumda bir önceki ayda verilmesi gereken aylık prim ve hizmet belgesi ve muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin verilmiş olması gerekmektedir.
  • Borçlunun o SGK ünitesinde birden fazla işyerinin bulunması halinde bir işyeri bakımından bu şartın sağlanmış olması yeterlidir.

ÖRNEK 6: Borçlu (B), 02/01/2019 tarihinde madde kapsamına giren borçlarını taksitlendirmek için Rüzgarlı SGM’ye başvurmuştur. Başvuru tarihinden önce verilmesi gereken en son prim belgesi olan 2018 Aralık ayına ilişkin aylık prim ve hizmet belgesinin verilmiş olması halinde işyerinin faal olduğu kabul edilecektir.

ÖRNEK 7: Borçlu (C), 02/01/2019 tarihinde madde kapsamına giren borçlarını taksitlendirmek için Rüzgarlı SGM’ye başvurmuştur. Başvuru tarihinden önce verilmesi gereken en son prim belgesi olan 2018 Aralık ayına ilişkin aylık prim ve hizmet belgesinin henüz verilmediği durumda 2018 Kasım ayına ilişkin aylık prim ve hizmet belgesinin verilmiş olması halinde işyerinin faal olduğu kabul edilecektir.

  • Borcun 4/b sigortalılığından kaynaklanması halinde ise talep tarihinde bu statüdeki sigortalılığının terk edilmemiş olması gerekmektedir.
  • Borçlunun 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine tabi (4/b) sigortalı olması yanında işveren sıfatının da bulunması durumunda 4/b sigortalılığından kaynaklanan borcu ile işveren olmasından kaynaklanan borçları ayrı ayrı değerlendirilecektir.
  • 4/b sigortalılığı yönünden aktif olunmasına rağmen işverenlik yönünden faal olunmaması (sigortalı çalıştırılmaması) halinde sadece 4/b sigortalılığından kaynaklanan borçlar için başvurulabilecektir.
  • 4/b sigortalılığı devam ederken başka bir işyerinde 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine tabi çalışılması halinde 4/b sigortalılığından kaynaklanan borçlar için başvurulabilecektir.

1.1.Hangi Borçlar Kapsama Girmektedir?

1/1/2018 tarihinden itibaren vadesi gelen sosyal sigorta primleri, işsizlik sigortası primleri ve idari para cezası ile bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı 6183 sayılı Kanunun 48/A maddesi kapsamında tecil ve taksitlendirilebilecektir. Borç türleri için ayrı ayrı değil tamamı için tecil talebinde bulunulması gerekir.

ÖRNEK 8: 31.05.2018 tarihinde başvuru yapan işverenin, Samsun SGK İl Müdürlüğünde;

A işyeri için 01.01.2017-31.12.2017 dönemin de 5.000.000.TL B işyeri için 01.06.2016-31.12.2017 döneminde 3.000.000.TL

C işyeri için 01.01.2018-30.04.2018 dönemi için 20.000.TL, borcun olsun

İşveren, sadece C işyeri için nedeniyle 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48/A Maddesine Göre Tecil Ve Taksitlendirilme hükümlerinden yararlanabilecek, A ve B işyerleri için yararlanamayacaktır.

ÖRNEK 9: Borçlu (D), 2019/04-05-06-07-08-09-10 aylarına ilişkin damga vergisinden kaynaklanan 420 TL asıl 80 TL gecikme cezası ve gecikme zammını ile sosyal sigorta priminden olan 1.100.000.-TL asıl, 300.000 TL gecikme cezası ve gecikme zammı olmak üzere toplam 1.400.500 TL borcunun 48/A maddesine göre 60 ay süreyle tecil ve taksitlendirilmesi amacıyla bağlı bulunduğu Beşiktaş SGM’ye 16/12/2019 tarihinde müracaat etmiştir.

Damga vergisi borcu madde kapsamında olmadığından damga vergisi yönünden tecil ve taksitlendirme talebi reddedilecektir. Ancak sosyal sigorta primi madde kapsamında olduğundan değerlendirmeye alınacaktır.

-Tecile yetkili makam tarafından yapılan değerlendirmede tecil başvuru tarihi (16/12/2019) itibarıyla borçlunun;

  • Tecilini talep ettiği sosyal sigorta priminin madde kapsamında olduğu, vadesinden itibaren 1 yılı geçmediği ve vadesinin 1/1/2018 tarihinden sonra olduğu,
  • Ticari kazançtan dolayı faal gelir vergisi mükellefiyetinin bulunduğu,
  • Bağlı bulunduğu SGK ünitesine 16/12/2016 tarihinden (Tecil talep tarihi olan 16/12/2019 tarihinden geriye doğru 3 üncü yılın başladığı tarihtir.) itibaren 5510 sayılı Kanun kapsamında verilmesi gereken prime ilişkin belgeleri (APHB ile MPHB) süresinde verdiği,
  • Sunmuş olduğu bilgi ve belgeler ile yapılan araştırmalar neticesinde nakit oranının (0,04), likidite oranının (0,25) ve kaldıraç oranının ise (1,11) olduğu,

tespit edildiğinden, talebinin madde kapsamında değerlendirilmesi için gerekli şartların oluştuğu anlaşılmıştır.

Borçlunun, likidite oranı (0,25) karşılığı olan 5 derecesi ile kaldıraç oranı (1,11) karşılığı olan 5 derecesinin toplanması neticesinde çok zor durum derecesi 10 olarak tespit edilmiştir.

Çok zor durum derecesi 10 olan borçlular için belirlenen azami tecil süresi ve faiz oranları aşağıda yer almaktadır.

 

Tecil Süresi ve Faiz Oranı Belirleme Tablosu

Çok Zor Durum Derecesi (L+K)

Azami Tecil Süresi

Tecil Faiz Oram

10

60 ava kadar

TFO x 0,5

10

48 ava kadar

TFO x 0,4

10

36 ava kadar

TFO x 0,3

10

24 ava kadar

TFO x 0,2

10

18 ava kadar

TFO x 0,15

10

12 ava kadar

TFO x 0,1

10

6 ava kadar

TFO x 0,05

 

Tecile yetkili makam, söz konusu borcun 48 ayda 48 eşit taksitte ödenmesini uygun bulmuştur. Bu durumda, tecil edilen borç için yürürlükteki tecil faiz oranının %40’i esas alınarak faiz hesaplanması (Yıllık %22 olan tecil faizi oranı yerine yıllık %8,8 tecil faizi oranı uygulanacaktır.) gerekir.

Gecikme cezası ve gecikme zammı yerine hesaplanan Yİ-ÜFE tutarı 80.000 TL’dir. Dolayısıyla tecil edilen borç için asgari [(1.180.000-500.000) = 680.000) x 0,25] = 170.000 TL değerinde teminat gösterilmesi gerekir.

Yürürlükteki Faiz Oranı

%o22

Uygulanan Faiz Oranı (48/A)

%8,8

Tecil Süresi

48 av

İlk Ödeme Tarihi

16/12/2019

İkinci Taksit Ödeme Tarihi

16/01/2020

 

Borç Aslı

1.100.000,00 TL

Gecikme Zammı Yerine Alınacak YI-UFE

80.000,00 TL

Toplam

1.180.000,00 TL

İlk Taksit

24.583,33 TL

1.bölümün sonu

2.bölüme ulaşmak için

 
PAYLAŞ : Email Facebook Google Twitter